1 Ekim 2007 Pazartesi

Hacker ve virüs yazari uzmani(açıklama)

’’Virüs yazmak için zeki olmak gerekmiyor’’ Virüs yazari ya da hacker denilince genellikle, bastan asagi siyah giyinen, burnuna gümüs halka takan, "zeka küpü" kisiler akla gelir. Virüs yazarlari üzerine arastirma yapan Sarah Gordon’a göre, bu imaj gerçegi pek yansitmiyor. Anti-virüs sirketi Symantec’te uzman olan Sarah Gordon, yillardir virüs yazarlarinin psikolojik profili üzerinde çalisiyor ve yaygin kanaatin aksine virüs yazarlarinin yalnizligi seven, "underground" yasayan ve çok zeki insanlar olmadigini söylüyor. Gordon’a göre onlar internetin karanlik tarafina katilmayi tercih ediyorlar çünkü gerçek dünyadaki "ahlaki kodlari" internete tasimayi reddediyorlar. Sarah Gordon bu konuda ögretmenleri, gazetecileri ve velileri suçluyor.Gordon’un, internet ve teknoloji haberleri sitesi CNET.com’da yayinlanan röportajinda virüs yazarlari ve hacker’larin davranis biçimleriyle iliskin ilginç ayrintilar yer aliyor.Pek çok uzman, hacker ve virüs yazarini birbirinden ayiriyor. Iki grup arasindaki farkliliklar neler ?Hacker’lar daha gelismis becerilere ve farkli bir düsünüs biçimine sahipler... Daha büyük sistemleri hedef aliyorlar. Virüs yazarlarinin çogu teknolojik olarak çok bilgili sayilmaz. Virüs yazarlari, sistem düzeyinde degil uygulama (application) düzeyinde düsünebiliyor. Iki kültürün ortak yönleri de var tabii ama zihinsel ve sosyal olarak kesinlikle farklilar.Son zamanlarda virüsler haftalik ya da aylik periyodlarla ortaya çikmaya basladi. Kim yaziyor bu virüsleri ?Virüs yazarlarinin kimligi degiskenlik gösteriyor. Çocuklar ya da isten geldikten sonra geceyarisi bilgisayarinin basina geçen yetiskinler bu virüsleri yazabiliyor. Fakat genelde virüs yazarlarinin yasi 30’un altinda oluyor. 12-13 yasindaki çocuklar da virüs yazabiliyor. Ben 11 yasinda bir virüs yazari taniyorum.Kitap okumak ya da futbol oynamak varken bu çocuklari virüs yazmaya iten sey nedir ? Temelde bunun bir oyun oldugunu saniyor, ne tür etkileri olabilecegini idrak edemiyorlar. Okuldaki ya da evdeki bilgisayarlarda oynuyorlar, onlari buna biz tesvik ediyoruz ancak bilgisayarda da sorumluluk almalari gerektigini ögretmiyoruz. Bu çocuklarin çogu kötü niyetli degil. Ancak yazdiklari virüsü iki ya da üç kisiye göndermeleri bile virüsün yayilarak zarar sisteme zarar vermesine neden oluyor. Bu çocuklari virüs yazmak konusunda motive eden bir baska sey de medya... Dergiler virüs yazarlarini, sanki uzay roketi yapmis bir bilim adami gibi tanitiyor. Bazi uzmanlar, virüs yazarlarinin devlet ya da özel sirketler tarafindan güvenlik alaninda çalismak üzere ise alinmasi gerektigini söylüyor. Çocuklar, virüs yazan insanlarin böyle ödüllendirildigini gördükçe onlara benzemeyi istiyor.Virüs yazarlarinin, siradan insanlardan daha yüksek bir IQ’ya sahip olmadigini mu söylüyorsunuz?Evet, çok zeki olmak gerekmiyor, virüs yazmak için roket mühendisi falan olmaniz sart degil... Yazilan, iki satirlik bir kod... Virüsler arastirma ya da akademik çalismalar degil, bu yüzden saygin ya da degerli degiller. Sadece aptalca kodlar. Amerikan ve Ingiliz basininin zaman zaman, virüs yazmanin ne kadar kolay olduguna iliskin haberler yapmasi iyi oluyor, böylece insanlar virüslerin uzay roketi yapan bilim adamlari kadar zeki insanlar tarafindan yapilmadigini ögreniyor. Gerçek dünyanin ahlak kurallarinin sanal dünyaya uyarlanmasi ne kadar zaman alir ?Bir kusakta olmaz, gerçeklesmesi uzun zaman alacaktir. Ama yine de yapmamiz gereken seyler var tabii, degisim otomatik olarak meydana gelmez ki ! Egitimciler, küçük yastan itibaren çocuklara internette nasil davranmalari gerektigini ögretmeye baslayabilir. Söz gelimi, "sifrelerimizi paylasabiliriz ama baskasinin sifresini gizlice ögrenmeye çalismamaliyiz" tarzinda seyler ögretilebilir. Bu konuda internet servis saglayici sirketlere (ISS) de büyük is düsüyor. Bir seyin yasal olmasi ahlaki olmasi anlamina gelmiyor. Bir virüs kodunu yayina vermek yasadisi degildir ama sorumsuzluk göstergesidir. Insanlarin virüs konusunda ISS’lere sikayette bulunmalari gerekir, kimse bunu yapmazsa çocuklar virüs yazmanin degisik bir sey oldugunu, bir alt-kültür oldugunu düsünebilir. Anne-babalar ne yapmali peki ?Eger çocugunuz bilgisayari seviyorsa, bilgisayarini yatak odasina, yani sizin göremeyeceginiz bir yere koymak sakincali. Çocuklarin bilgisayar basinda nasil zaman geçirdigini bilmek, okuldan sonra disarda ya da bir partide ne yaptigini bilmek kadar önemli. Çocugunuzu, içinde bir sürü yabancinin oldugu bir yatak odasinda yalniz birakamazsiniz.Virüsler, biraz da düzene karsi çikmanin, isyan etmenin de sembolü sanki... Isyan kavrami hep vardi, hacker’lar, virüs yazarlari da "dijital dünyanin asileri" olarak her zaman var olmayacaklar mi ?Kesinlikle, isyan insanin dogasinda var. Her kusagin kendine özgü isyan araçlari vardir. Bu, uzun zaman önce bildiri basip dagitmakti, sonra duvarlara sprey boyayla yazi yazmak oldu. Simdi de bilgisayar var. Bilgisayar daha uzun bir süre böyle olmaya devam edecek, hergün yeni gruplar on-line olup bilgisayari isyan araci olarak kullanacak.Siz hacker’lar ve virüs yazarlari üzerine çalismaya basladiginizda bu yana, kamuoyunda onlarin algilanisinda bir degisiklik oldu mu ?Evet, bu konuda olumlu gelismeler var. 90’li yillarin basinda, virüsleri internetten ulasilabilir hale getirmek normal karsilaniyordu. En genis katilimli hacker konferansi olan DefCon’da yaptigimiz arastirmada katililmcilara bu konuyu sorduk. Daha önceleri herkes virüs yaymayi "degisik ve onaylanabilir" bir eylem gibi görüyordu ancak bu sayi simdi bire, ikiye düstü. Bu dalga giderek yayiliyor. Ama DefCon daha çok Amerikali hacker’larin ya da virüs yazarlarini katildigi bir organizasyon. Son zamanlarda yayilan virüslerin pek çogu ise Rusya, Çin, Filipinler gibi ülkelerden yayiliyor. Oralarda da bir degisim olacagi konusunda iyimser misiniz?Tabii, bu degisim simdilik dünyanin küçük bir kösesinde yasaniyor. Dünyanin baska yerlerinde neler oluyor bilmiyorum. Imkanlari kisitli olan bir ülkeden bir çocuk firsat buldugunda bunu kötü niyetlerle, söhret kazanmak için kullanabilir. Bunu bilemeyiz ve yaptiklari için onu suçlayamam. Bu yüzden, virüs problemini global bir düzeyde ele almamiz sart. Arastirmalariniza göre gelecek yillarda "siber-isyan"in en etkili eylem yöntemi ne olacak ?Öncelikle artik daha karmasik, daha entegre tehditler söz konusu... Bunlardan korunmak için tek basina anti-virüs programlari kullanmak yetmiyor. Ayni zamanda sisteme izinsiz girecek kisileri engeleyen "firewall" denilen güvenlik sistemleri de kullanilmali. Biz virüs konusunda PC’lere odaklanmis durumdayiz ama mobil cihazlar giderek yayginlasiyor ve bu cihazlar da virüs tehditi altinda altinda... Symantec’te yaptigimiz bir arastirma gelecekte bunun büyük bir problem olacagini gösteriyor.Bazilari da hacker ve virüs tehditinin abartildigini, Symantec ve diger büyük bilgisayar güvenligi sirketlerinin satislarini arttirmak için bu paranoyayi yaydigini düsünüyor. Ne diyorsunuz ?Pekala, size sorayim: Bilgisayarinizin içindeki dosyalar sizin için önemli degil mi? Eger bir virüs girse ve herseyi silse, bu sizi üzmez mi? Bilgisayar dünyasinda virüslerin arttigina, yayildigina dair kanitlar var. Bilgisayarinizdaki herseyin silinmesini istemiyorsaniz küçük bir ücret ödeyerek buna engel olabilirsiniz.Virüs tehditi abartilmiyor. Güvenlik konusunu fazla abarttigimizi söyleyenler, virüs ya da hacker saldirisina ugradiklarina durumu anliyor. Biraz da hacker’lardan söz edelim. Virüs yazarlarini, olgunlasmamis, çok fazla teknik bilgisi olmayan kisiler olarak tanimladiniz. Hacker’lar nasil insanlar ? Bilgisayar konusunda çok bilgili ve asosyal tipler mi ?Hayir, hepsi degil. Kamuoyunda tanidigimiz, gazetelerde fotograflari çikan hacker’lar siyah giyinmeyi seven, burnunu deldiren tipler ama hacker’larin genel profili bu degil. Bilgisayar sistemlerine gizlice giren pek çok kisi bunu karilari ya da kocalari yan odadayken yapiyor. Isten sonra gece geç saatlerde bilgisayarlarinin basina geçiyor ve hack ediyorlar. Ilginç olan nokta asosyal degil kendi aralarinda çok sosyal olmalari... Bu hacker’lar birbirlerini çok iyi taniyor, "senin bilgisayarina girdim, sen de benim sistemime girsene" diye hack konusunda birbirlerini tesvik ediyor, egitiyorlar.Çok kadin hacker var mi ?Çogunlugu erkek ama kadin hacker’lar ve virüs yazarlari da var. Birkaç yil öncesine kadar kizlar bilgisayar derslerine pek ilgi göstermezdi ama artik bu degisiyor. DefCon’da 15 yasindaki bir kiz ögrencinin bir hacker yarismasini kazanmasi, kadinlarin da bu alanda varlik gösterdigini

Hiç yorum yok: